Soru Sor
Sorunu sor hemen cevaplansın.
Türk Dilinin Tarihi Gelişimi
Yeryüzünde sayıları 2800 civarında olan yaşayan ve ölü diller vardır.Bu diller
kök yakınlığı bakımından gruplara ve dil ailelerine ayrılmaktadır.Dil
ailelerinin başlıcaları; Hind-Avrupa,Hami-Sami,Ural-Altay,Çin-Tibet,Bantu
dilleridir.
Pek çok değişik görüşe rağmen Türk dili,dünya dilleri arasında Ural-Altay dil
ailesinin Altay koluna dahil bir dil olarak gösterilir.Yapı ve kök yakınlığı
olarak da Türkçe,tek heceli,sıralayıcı,yoğurucu vb.dil tipleri arasında bitişken
(veya eklemeli) diller grubuna girmektedir.
Ural-Altay dil ailesinin artık başlı başına bir aile olarak incelenen Altay
kolu,öteki Ural kolu gibi,adını coğrafyadan almaktadır.Bugünkü altın kelimesinin
eski şekli olan altun ve Moğolcadaki altan kelimeleri ile kökü bir ve altın
dağları demek olan Altay dağlarının adı filolojide,geniş anlamda,akrabalığı söz
konusu olan Altay milletlerinin ortak adı;dar anlamda ise,bugün o bölgede oturan
Türk boylarına ve şivelerine topluca verilen isimdir.
Ural-Altay dil birliği görüşüne göre bu dil ailesine giren diller şunlardır:
1-Ural dilleri
a)Fin-Ugor
-Fince,Macarca,Estçe vb.
b)Samoyed
2-Altay dilleri
a)Türk b)Moğol c)Mançu-Tunguz d)Kore e)Japon
Altay koluna giren dillerin,tahmini olarak tarihin karanlık devirlerinde ortak
bir ana Altay dilinden çıktığı kabul edilir.Yakın zamanlarda Kore ve Japon
dilleri de bu grup içerisinde gösterilmeye başlanmıştır.
Önceleri Fin-Tatar,Türk-Tatar,Turani gibi isimlerle de adlandırılmış olan Altay
dillerinin,kelime benzerliklerinden başka,ortak nitelikleri başlıca şu dil
özelliklerinde görülür:Ses bilgisi bakımından bu dillerde ses uyumu vardır.Şekil
bilgisi bakımından kelime yapımı ve çekimi son eklerde olur.Kelimelerde cinsiyet
ayrımı yapılmaz.İsim çekiminde yalın hal eksizdir.Genellikle sayı sıfatlarından
sonra gelen isimlere,özel durumlar dışında,çokluk eki getirilmez.Cümle bilgisi
bakımından söz diziminde belirten unsur,belirtilenden önce gelir ve şekil
değiştirmez.Cümle kuruluşunda özne fiilden önce ve genellikle başta,fiil ise
sonda bulunur.
Buna karşılık bütün bu özellikleri dil akrabalığı için yeterli görmeyen ve
benzeşme,karşılıklı etki yolu ile bu diller arasında bir yakınlık,benzerlik
kurulduğunu ileri süren dilciler;ana kültür kelimelerinden çoğunun Altay
dillerinde değişik olduğunu belirtmişlerdir.Bu dilleri konuşan milletlerin eski
tarihlerinin karanlık oluşu,çok yurt değiştirmiş ve komşu milletlerin
dillerinden etkilenmiş bulunuşu,Altay dillerinin karşılaştırmalı gramerinin
ortaya konulmasın da güçleştirmiş ve geciktirmiştir.Fakat son yıllarda yapılan
ciddi denemeler sonucu birinci ve ikinci şahıs zamirleri karşılaştırılarak Altay
dilleri arasındaki benzerlik şöyle belirtilmiştir:
Türkçe:ben,sen Moğolca:bi,çi Tunguzca:bi,şi Mançuca:bi,si
Tarih: 2016-03-02 01:56:13 Kategori: Sözlük
Soru Tarat
Kitaptan sorunu tarat hemen cevaplansın.
Sorunu sor hemen cevaplansın.
Türk Dilinin Tarihi Gelişimi Nedir
Yeryüzünde sayıları 2800 civarında olan yaşayan ve ölü diller vardır.Bu diller
kök yakınlığı bakımından gruplara ve dil ailelerine ayrılmaktadır.Dil
ailelerinin başlıcaları; Hind-Avrupa,Hami-Sami,Ural-Altay,Çin-Tibet,Bantu
dilleridir.
Pek çok değişik görüşe rağmen Türk dili,dünya dilleri arasında Ural-Altay dil
ailesinin Altay koluna dahil bir dil olarak gösterilir.Yapı ve kök yakınlığı
olarak da Türkçe,tek heceli,sıralayıcı,yoğurucu vb.dil tipleri arasında bitişken
(veya eklemeli) diller grubuna girmektedir.
Ural-Altay dil ailesinin artık başlı başına bir aile olarak incelenen Altay
kolu,öteki Ural kolu gibi,adını coğrafyadan almaktadır.Bugünkü altın kelimesinin
eski şekli olan altun ve Moğolcadaki altan kelimeleri ile kökü bir ve altın
dağları demek olan Altay dağlarının adı filolojide,geniş anlamda,akrabalığı söz
konusu olan Altay milletlerinin ortak adı;dar anlamda ise,bugün o bölgede oturan
Türk boylarına ve şivelerine topluca verilen isimdir.
Ural-Altay dil birliği görüşüne göre bu dil ailesine giren diller şunlardır:
1-Ural dilleri
a)Fin-Ugor
-Fince,Macarca,Estçe vb.
b)Samoyed
2-Altay dilleri
a)Türk b)Moğol c)Mançu-Tunguz d)Kore e)Japon
Altay koluna giren dillerin,tahmini olarak tarihin karanlık devirlerinde ortak
bir ana Altay dilinden çıktığı kabul edilir.Yakın zamanlarda Kore ve Japon
dilleri de bu grup içerisinde gösterilmeye başlanmıştır.
Önceleri Fin-Tatar,Türk-Tatar,Turani gibi isimlerle de adlandırılmış olan Altay
dillerinin,kelime benzerliklerinden başka,ortak nitelikleri başlıca şu dil
özelliklerinde görülür:Ses bilgisi bakımından bu dillerde ses uyumu vardır.Şekil
bilgisi bakımından kelime yapımı ve çekimi son eklerde olur.Kelimelerde cinsiyet
ayrımı yapılmaz.İsim çekiminde yalın hal eksizdir.Genellikle sayı sıfatlarından
sonra gelen isimlere,özel durumlar dışında,çokluk eki getirilmez.Cümle bilgisi
bakımından söz diziminde belirten unsur,belirtilenden önce gelir ve şekil
değiştirmez.Cümle kuruluşunda özne fiilden önce ve genellikle başta,fiil ise
sonda bulunur.
Buna karşılık bütün bu özellikleri dil akrabalığı için yeterli görmeyen ve
benzeşme,karşılıklı etki yolu ile bu diller arasında bir yakınlık,benzerlik
kurulduğunu ileri süren dilciler;ana kültür kelimelerinden çoğunun Altay
dillerinde değişik olduğunu belirtmişlerdir.Bu dilleri konuşan milletlerin eski
tarihlerinin karanlık oluşu,çok yurt değiştirmiş ve komşu milletlerin
dillerinden etkilenmiş bulunuşu,Altay dillerinin karşılaştırmalı gramerinin
ortaya konulmasın da güçleştirmiş ve geciktirmiştir.Fakat son yıllarda yapılan
ciddi denemeler sonucu birinci ve ikinci şahıs zamirleri karşılaştırılarak Altay
dilleri arasındaki benzerlik şöyle belirtilmiştir:
Türkçe:ben,sen Moğolca:bi,çi Tunguzca:bi,şi Mançuca:bi,si
Tarih: 2016-03-02 01:56:13 Kategori: Sözlük
Kitaptan sorunu tarat hemen cevaplansın.
Yorum Yapx